30 Nisan 2012 Pazartesi

Kız İstanbul, ver bi yanak!

Sabah erkenden uyandım, penceremi açtım yarim dedim İstanbul dedim gel kız ver bi yanak dedim,ooooh değmeyin keyfime! Cee Lo Green açtım hemen, bildiğin yeşilleniyorum çiçek açıyorum durduğum yerde, Wat part of forevıııır dont yuuuuuu andırsteeeeeennndddd geri zekaaaalııı sevdiğim beeeeenim diye daldan dala konuyorum. Saçlarımı düzleştirmeye çabalarken sol kulağımı da yakıyorum- da çünkü sağ kulağımın yarısı düzleştiricide kaldı geçen gün- ama bu bile keyfimi kaçırmıyor!Bugün topu topu 3 saat dersim var, erkenden bitecek işim sonra 1,5 günlük tatilim başlayacak hem de ne başlamak:
Beşiktaş'ta Siamak Jahangiri ve Ali Bahrami'yle buluşup İran'ın değişen yüzünden, Mevlana'dan, Yunus'tan, Ney'den ve meyden konuşacağız uzun uzun. İngiltere Konsolosluğu'nun dedikodusunu yapacağız ve şansım yaver giderse Siamak'tan bir segah daha dinleyeceğim!Saki medet sun cam-ı cem!!!!Hatta Farsça'yı sahibinden duyarak tavla atacağız!Daha ne olsun...
Saat sekizde Eminönü'nde hazır ve de nazırım,üstelik akbilim de dolu...Kulağımda Kimbra çalıyor, Settle Down....Ben de yerleşiyorum ne tesadüftür ki tam yerinde ve saatinde bulanan otobüsün koltuğuna...Camdan taksicilere pis pis sırıtarak bakıyorum,üzgünüm gencolar bugün hiç bir maceraya yer yok!Eminim vardır yine bi ilginçliğiniz ama ben almayayım şekerler!Ben bunları düşünürken otobüs hareket ediyor, Allah'ım güne bak yahu,herşey yolunda! Ancak, daha Unkapanı'na dönemeden sıkışıp kalıyoruz trafikte,sebep?Yok canım,ne olabilir ki açılır şimdi!Üstelik daha 45 dakika var dersime...Heyhat, otobüs çakılı duruyor yerinde, yavaş yavaş astral seyahate çıkıyor ruhum, otobüste tık yok! İte kaka ilerliyoruz...İlerde bir takım astronot görünümlü insanlar var,baştan algılayamıyorum astral seyahati mi abarttım yoksa gördüklerim gerçek mi diye..Derken anlaşılıyor sebep: Unkapanı SSK'nın yanında dar bir sokakta bomba patlamış...Olay yeri inceleme ekipleri, bomba ekipleri, sivil komiserler, meraklı insanlar hep birikmişler..Baştan algılayamıyoruz, dizi çekimi mi diye soruyor insanlar birbirlerine..İnanmayı reddediyoruz olan bitene..
35 dakika sonra kafamda binbir soruyla varabildim durağıma..Tadım tuzum kaçtı..İnsanlığı sorgulayarak, atlatılan tehlikenin bencilce rahatlığını hissederek geçtim Fatih Sultan Mehmet'in mezarının yanından...Ne diyorsun bu işe diye sordum içimden,sessiz kaldı..Hafif bi rüzgar esti o anda aklımdakileri de uçurarak..Ver kız İstanbul bi yanak dedim tekrar, senin bir suçun yok...Ama bu sefer tonlamamı hiç beğenmedim..=( 

1 yorum:

  1. İstanbul bu işte. Hiç neden yokken keyiflendirir, hiç neden yokken hüzünlendirir. Ver kız bir yanak :)))

    YanıtlaSil